SUZAN KARATEKE

SUZAN KARATEKE

19 Nisan 2025 Cumartesi

Kadınlar İçin En Değerli Hazine: Güzel Sevilmek Ne Demek?

Kadınlar İçin En Değerli Hazine: Güzel Sevilmek Ne Demek?
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Güzel Sevilmek Nedir? Bir Kadının Kalbine Dokunan Nadir Hazine

Güzel Sevilmek Ne Demek?

Güzel sevilmek… İki kelime, ama içinde bir ömürlük anlam saklı. Peki, güzel sevilmek nedir gerçekten? Bir kadının gözlerinde kendini en güvende hissetmesi mi? Kalbinin en derin köşelerinde anlaşılmak mı? Yoksa hiçbir karşılık beklemeden sadece varlığıyla sevilmek mi?

Belki de hepsi… Ya da hiçbiri. Ancak kesin olan bir şey var: Güzel sevilmek, bir kadının ruhuna dokunan en nadir ve en kıymetli hazinelerden biridir.

Kadınlar Neden Güzel Sevilmek İster?

Bir kadının güzel sevildiğini hissetmesi, tarifsiz ve benzersiz bir duygudur. Bu duygu sadece romantik aşkla sınırlı değildir. Bir annenin, bir dostun, bir kardeşin ya da bir yabancının bile sunduğu samimi sevgi; kadının kalbinde derin izler bırakabilir.

Güzel sevilmek, bir kadının kusurlarıyla kabul edilmesi, yaralarının birer değer gibi görülmesidir. Fakat bu sevgi yalnızca başkalarından beklenmez. Bir kadının önce kendi kendini sevmesi, kendi ruhuna şefkatle yaklaşması gerekir.

Kendini Seven Kadın Güzel Sevilmeyi Hak Eder

Kendi değerinin farkında olan bir kadın, sevgiyi hak ettiğini bilir ve hak ettiği sevgiyi seçme gücüne sahiptir. Çünkü en kıymetli sevgi, önce kendine duyulan sevgiden doğar.

Belki bir köyde, sabah tarlasına giden bir kadın, eşinin uzattığı çayla güzel sevildiğini hisseder. Belki bir şehirde, kariyer basamaklarını tırmanan bir kadın, arkadaşının gurur dolu sözleriyle içini ısıtır. Belki bir anne, çocuğunun kollarında dünyanın en saf sevgisini bulur.

Güzel Sevilmek Küçük Anlarda Gizlidir

Güzel sevilmek, büyük jestlerde değil; küçük, samimi anlarda saklıdır. Göz göze gelinen bir saniye, duyulan içten bir cümle ya da yorgun bir günde uzatılan bir bardak su… Tüm bu küçük detaylar, bir kadının yüreğinde büyük yer eder.

Toplumun Kadın Üzerindeki Baskısı Güzel Sevilmeyi Zorlaştırıyor

Ne yazık ki her kadın bu sevgiyi kolayca bulamıyor. Hayatın getirdiği zorluklar, acılar, hayal kırıklıkları ve toplumsal roller; kadının hem kendini sevmesini hem de güzel sevilmesini zorlaştırabiliyor.

Toplum, kadına hep daha fazlasını yükler: “Mükemmel olmalısın”, “Fedakâr olmalısın”, “Her şeye yetmelisin”… Bu beklentiler, kadının kendi değerini görmesini engelliyor. Ama yine de, güzel sevilmek mümkündür. Yeter ki kadın, önce kendiyle barışsın.

Güzel Sevilmek Her Zaman Sonsuz Olmayabilir Ama Değeri Hep Aynı Kalır

Güzel sevilmek, her zaman sonsuza kadar sürecek bir masal olmayabilir. Kimi zaman kısa, kimi zaman yarım kalmış, kimi zaman acı dolu olabilir. Ama bu, o anın değerini azaltmaz. Çünkü bazen sadece bir anlık güzel sevilmek bile, bir ömre bedel izler bırakabilir.

Kadının Güzel Sevilmeye Hakkı Var

Unutma: Güzel sevilmek bir kadının hakkıdır. Ama bu hakkı elde etmek için önce kendine inanman gerekir. Kendini sevdiğinde, dünya da seni sevmeye başlar. O zaman güzel sevilmek, bir dilek değil; gerçek olur.

Belki bir gülümsemede, belki bir sözcükte, belki de aynadaki yansımanda… Güzel sevilmek, bir kadının kalbine yazılmış en güzel şiirdir. Ve sen, o şiirin en özel dizesisin.

Devamını Oku

KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti Arasındaki Kardeşlik İlişkilerine Gölge Düşüremezler

KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti Arasındaki Kardeşlik İlişkilerine Gölge Düşüremezler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kardeşlik Bağlarına Yönelik Saldırılar Cevapsız Kalmaz: UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel’e Yönelik Sözler Şiddetle Kınandı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) en üst yürütme makamında bulunan, aynı zamanda Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı olan Başbakan Ünal Üstel’e yönelik olarak bir danışman sıfatı taşıyan şahsın sarf ettiği haddini aşan sözler, toplumsal vicdanı derinden yaralanmıştır.

Bu sözlerin hedeflediği kişiyi yalnızca bir siyasi lider değil; Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasındaki dostluk, güven ve işbirliğine dayalı kararlılıkla savunan, Anavatan’a gönülden bağlı bir devlet adamıdır.

Bu Sessizlik Değil, Bir Uyarıdır

KKTC’nin kişisel ve siyasi seçimleri, bu çirkin ifadeleri sineye çekmeyecektir. Susmak, kabul edilmemektir. Sonuçta şiddetli bir uyarının ilk adımıdır. Bu açıklamaları yapan şahsın sahip olduğu resmi sıfat, sarf ettiği sözler daha da vahim hale getirilmektedir. Devlet ilişkileri arasında sorumluluk bilinciyle hareket edilmesi gerekirken, böylesine sorumsuz ve hafifiz ifadeler kabul edilemez

KKTC Başbakanı Ünal Üstel’e yönelik bu sözler, sadece bir şahsı değil, aynı zamanda KKTC’nin onurunu, bağımsızlığını ve kayıtlı isimlerini hedef almıştır. Bu nedenle, bu açıklamaların aynen sahibine iade edildiği güçlü bir şekilde vurgulanmaktadır.

Üstel: Türkiye-KKTC İlişkilerinin Teminatıdır

Başbakan Ünal Üstel , Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında görev alabilmek için iş birliğini her alanda başarılar için önemli adımlar atmıştır. Siyasi, ekonomik ve sosyal projelerde Anavatan’la el ele çalışan Üstel, sadece bir hükümet lideri değil, aynı zamanda iki devlet arasındaki kardeşliğin sigortası konumundadır.

Üstel’in hükümdarlarıyla, KKTC’nin kalkınması için Türkiye Cumhuriyeti’nin korunması için sağlam zeminlere taşınmış, halkın refahı için somut projelere dönüştürülmüştür. Bu birliktelikte Sayın Üstel’in şahsına yönelerek ifadeler, doğrudan bu büyük ortak iradeye yapılan bir saldırı düzenlendi.

Haddini Bilmeli ve Derhal Özür Dilemelidir

Bu tür açıklamaların arkasında duranlar bilinmelidir ki; KKTC’nin egemenliklerine ve Anavatanına sahip olacak güçtedir. Onun siyasi sözün bir sorumluluğu vardır. Sorumluluğu taşımayanların, temsil edilen kurumlardan ve sıfatlardan bir an önce el çekmeleri kamu vicdanının gereğidir.

Söz konusu hatalar, haddini bilmeli, KKTC Başbakanı Ünal Üstel’den ve KKTC’den katılanları açıkça dilemelidi

Aksi halde bu durumda, yalnızca siyasi değil, toplumsal düzeyde ciddi kırılmalara yol açacaktır. Kimsenin, iki kardeşinin iradesine ve dostluğuna gölge düşürmesine izin verilemez.

Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC: Sarsılmaz Bir İttifak

Bu açıklamalarla bir kez daha vurgulamak isterim ki:
Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki kardeşlik bağı , kişisel söylemlerle, siyasi hesaplarla ya da gündem yaratma çabaları ile zedelenemez. Bu bağ, tarih kadar eski ve gelecek kadar sağlamdır.

UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel , bu kardeşliğin yılmaz savunucusu, tek parça sesi ve yönetimin aklının lideridir. Bu bilinçle yapılan ona saldırı, karşılıksız kalmayacaktır.

Devamını Oku

Adana’da gastronomi sahnesine hızlı giriş yapan Abdullah Karadağ Kokoreç, eşsiz kokoreç lezzetiyle büyük ilgi görüyor.

Adana’da gastronomi sahnesine hızlı giriş yapan Abdullah Karadağ Kokoreç, eşsiz kokoreç lezzetiyle büyük ilgi görüyor.
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Gastronomiye Yeni Bir Soluk: Abdullah Karadağ İmzası

Aileden gelen tecrübe ve köklü kalite anlayışıyla yola çıkan Abdullah Karadağ, sadece bir kokoreççi değil, aynı zamanda Adana’nın gastronomi sahnesine yön verecek bir lezzet durağı olmayı hedefliyor. Mekân, “Kalite ve lezzetin adresi” sloganıyla, geleneksel sokak lezzetlerini modern dokunuşlarla sunarak fark yaratıyor.

Abdullah Karadağ: “Adana’nın iş, siyaset ve sanat dünyasındaki önemli isimleri burada ağırlamak gurur verici. Kalite ve lezzetle şehrimize değer katmayı hedefliyoruz.”

Lezzet ve Konforu Buluşturan Nokta

Abdullah Karadağ Kokoreç, merkezi ve kolay ulaşılabilir konumuyla dikkat çekiyor. Yüzüncü Yıl gibi hareketli bir bölgede, Kliminal yanında yer alması sayesinde farklı semtlerden gelen lezzet tutkunları için erişimi son derece pratik. Sıcak atmosferi, güler yüzlü personeli ve zengin menüsüyle mekân, sadece yemek yemek için değil, keyifli zaman geçirmek için de ideal bir buluşma noktası haline geliyor.

Zengin Menü, Efsane Lezzetler

Menüde yer alan kokoreç, özel baharat karışımı ve odun ateşinde pişirme yöntemiyle eşsiz bir tat sunuyor. Bunun yanı sıra, ev yapımı köfteler ve damakta iz bırakan sucuk çeşitleri de mekânın öne çıkan lezzetleri arasında. Hem klasik tatları arayanlara hem de yeni deneyimler isteyenlere hitap ediyor.

Adanalılar Bu Mekanı Konuşuyor!

Gastronomiye yön veren isimlerden biri olmaya aday olan Abdullah Karadağ Kokoreç, açıldığı günden bu yana sosyal medyada da büyük yankı uyandırdı. Lezzet fotoğrafları, müşteri yorumları ve yoğun ilgi sayesinde, Adana’da “gidilmesi gereken yerler” listesine adını altın harflerle yazdırdı.

Lezzet Tutkunlarına Davet

Adana’nın gastronomi sahnesine damgasını vurmaya hazırlanan Abdullah Karadağ Kokoreç, tüm Adanalıları ve kokoreç severleri bu eşsiz lezzet yolculuğuna davet ediyor. Şehrin tam merkezinde, kaliteyle bütünleşen bir sokak lezzeti deneyimi için tek adres: Abdullah Karadağ Kokoreç.

Devamını Oku

Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri, Ekrem İmamoğlu’nun Gözaltını Adalet Perspektifinden Değerlendirdi

Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri, Ekrem İmamoğlu’nun Gözaltını Adalet Perspektifinden Değerlendirdi
1

BEĞENDİM

ABONE OL
Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri, Türkiye’nin son dönemde yaşadığı siyasi gelişmeler ışığında önemli bir açıklama yayımladı. Açıklamada, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınma süreciyle ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulunuldu. Kuruluş, Ekrem İmamoğlu’nun yargı sürecinin, Türkiye’de yargının bağımsızlığı ve demokratik değerlere bağlılık ilkeleri çerçevesinde ele alınması gerektiğini vurguladı. Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri, bu tür süreçlerin yalnızca hukuki değil, aynı zamanda siyasi boyutlarıyla da değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, Ekrem İmamoğlu’na yönelik işlemlerin şeffaf ve adil bir şekilde yürütülmesi çağrısında bulundu.

Açıklamada, yargı süreçlerinin siyasi algı operasyonlarına alet edilmesi tehlikesine dikkat çekildi. Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri,
Ekrem İmamoğlu gibi önde gelen siyasi figürlerin hedef alındığı davaların, kamuoyunda adaletin tarafsızlığına dair soru işaretleri uyandırabileceğini ifade etti. Kuruluş, bu durumun yalnızca Ekrem İmamoğlu ile sınırlı olmadığını, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik geçmişte ortaya atılan iftiralar ve suçlamalarla da benzer bir temanın paylaşıldığını belirtti. Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri’ne göre, hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hem de Ekrem İmamoğlu gibi diğer siyasi aktörlere yönelik ithamlar, bağımsız yargının işleyişine gölge düşürme riski taşıyor.

Kuruluş, Türkiye’de yargının siyasi görüşlerden bağımsız bir şekilde hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri, yargıya müdahalenin yalnızca belirli bir kesimi değil, tüm toplumu etkilediğini ve bu durumun Türkiye’nin demokrasi ile adalet anlayışına uzun vadeli zararlar verebileceğini savundu. Açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğindeki hükümetin ve muhalefetin önde gelen isimlerinden Ekrem İmamoğlu’nun da içinde bulunduğu siyasi figürlerin, yargı süreçlerinde eşit ve adil bir muamele görmesi gerektiği vurgulandı.

Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri’nin bu çıkışı, Türkiye’de son yıllarda sıkça tartışılan yargı bağımsızlığı ve adaletin sağlanması konularını bir kez daha gündeme getirdi.
Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınma süreci, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri’nin açıklaması, bu olayın ötesine geçerek genel bir ilkesel duruş sergiledi. Kuruluş, yargının toplumun her kesiminde güven uyandırması gerektiğini belirterek, Cumhurbaşkanı ve Ekrem İmamoğlu gibi isimlerin yargı süreçlerinin, siyasi kutuplaşmanın bir aracı haline gelmekten uzak tutulması gerektiğini ifade etti.

Türk Hristiyan Birliği Kiliseleri
’nin bu açıklaması, Türkiye’de adaletin ve bağımsız yargının korunması adına güçlü bir çağrı olarak öne çıkıyor. Hem Ekrem İmamoğlu’nun durumu hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik geçmişteki tartışmalar üzerinden yola çıkan kuruluş, yargının tarafsızlığının, demokratik bir toplumun temel taşlarından biri olduğunu hatırlatıyor. Bu açıklama, siyasi figürlerin ötesinde, Türkiye’deki tüm bireylerin adalet sistemine duyduğu güveni pekiştirmeyi amaçlayan bir duruş sergiliyor.
Devamını Oku

Fevzi Orhan Gökdal: “Biz Seçimler İçin Değil, Gelecek Nesiller İçin Çalışıyoruz”

Fevzi Orhan Gökdal: “Biz Seçimler İçin Değil, Gelecek Nesiller İçin Çalışıyoruz”
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Yeniden Refah Partisi Seyhan İlçe Başkanı Gökdal’dan Halka Açık İftar Yemeği

Fevzi Orhan Gökdal, Yeniden Refah Partisi ile Ramazan’da Halkın Yanında Yeniden Refah Partisi Seyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan Gökdal, Ramazan ayında düzenlediği halka açık iftar yemeğinde, toplumla bir araya gelerek geleceğe yönelik güçlü mesajlar verdi. Yeniden Refah Partisi’nin sosyal sorumluluk projeleri ve halkla buluşma çabalarını vurgulayan bu etkinlik, partinin vizyonunu bir kez daha gözler önüne serdi.
SEYHAN YENİDEN REFAH PAERİSİ İLÇE BAŞKANI FEVZİ ORHAN GÖKDAL

SEYHAN YENİDEN REFAH PAERİSİ İLÇE BAŞKANI FEVZİ ORHAN GÖKDAL

Yeniden Refah Partisi Seyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan Gökdal’dan Halka Açık İftar Yemeği

Adana, Seyhan – Yeniden Refah Partisi Seyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan Gökdal, Ramazan ayında geleneksel hale gelen halk iftar yemeği organizasyonunu bu yıl da büyük bir katılım ile gerçekleştirdi. Seyhan’da bulunan Yeniden Refah Partisi binasında düzenlenen iftar programı, siyasi liderler, partililer ve halkın bir araya gelmesine olanak sağladı.

İftar yemeğine Yeniden Refah Partisi İl Başkanı Özkurt ÖzdemirYüreğir İlçe Başkanı Ramazan İreğörÇukurova İlçe Başkanı Haşim BahçeciSarıçam İlçe Başkanı Cemil DemiryürekSeyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan GökdalYönetim Kurulu Üyesi Fethi Çiçek ve Yönetim Kurulu Üyesi Özcan Katırcı gibi parti yöneticileri katıldı. Ayrıca, çok sayıda halk katılımcısı da bu anlamlı akşamda bir araya gelerek oruçlarını birlikte açtı.

Dualar Eşliğinde İftar Açıldı

İftar yemeği, sıcak bir atmosferde ve dualar eşliğinde başladı. Katılımcılar, Ramazan ayının manevi havasını birlikte hissetti. Yeniden Refah Partisi yöneticileri ve katılımcılar, iftar sofralarını paylaşıp dualar ederek, manevi bağlarını pekiştirdi. Yeniden Refah Partisi Seyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan Gökdal, bu birlikteliğin önemine değinerek, “Ramazan ayında iftar sofralarımızda sizlerle bir arada olmak, ortak paydalarda buluşarak halkımıza hizmet etmek bizim için büyük bir onurdur” şeklinde konuştu.

“Biz Seçimler İçin Değil, Gelecek Nesiller İçin Çalışıyoruz”

İftar programında bir konuşma yapan Fevzi Orhan Gökdal, Yeniden Refah Partisi’nin vizyonunu ve misyonunu katılımcılarla paylaştı. Gökdal, “Biz sadece seçimler için değil, gelecek nesiller için çalışıyoruz. Geleceğin güçlü Türkiye’si için, her bireyiyle mutlu, huzurlu ve adaletli bir toplum inşa etmek için var gücümüzle çalışacağız. Bugün burada bu değerleri paylaşmak, hem bizlerin hem de halkımızın ortak hedefi haline gelmiştir” dedi.

Gökdal, Yeniden Refah Partisi’nin toplum odaklı çalışmalarına dikkat çekerek, “Partimiz, her bir bireyin sorunlarına duyarlı bir şekilde hareket etmekte ve çözüm üretmeye devam etmektedir. Adaleteşitlikhuzur ve refah için tek bir adım atılmadık sokak bırakmayacağız” diye vurguladı.

Katılımcılar İftar Sofrasına Yoğun İlgi Gösterdi

Yeniden Refah Partisi’nin halkla buluşma geleneği, bu yıl da büyük bir ilgiyle karşılandı. İftar yemeği, bölge halkının katılımıyla daha anlamlı bir hale geldi. Seyhan’daki Partili ve Partili olmayalar bir araya gelip iftar programına katılarak Ramazan’ın anlamını birlikte yaşadı. Katılımcılar, hem oruçlarını açıp hem de Yeniden Refah Partisi’nin sıcak ortamında bir araya gelerek, sosyo-politik birlikteliğin güçlenmesine katkı sağladı.

Yeniden Refah Partisi’nin Sosyal ve Kültürel Faaliyetleri

Yeniden Refah Partisi, Adana’da ve tüm Türkiye’de toplumla bütünleşme ve sosyal sorumluluk projeleri üretmeye devam ediyor. Yeniden Refah Partisi’nin Seyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan Gökdal, yaptığı açıklamalarda, partilerinin toplumcu politikalarla hareket ettiğini, halkın her kesimiyle güçlü bağlar kurduklarını belirtti. Partinin daha adil ve güçlü bir Türkiye için var gücüyle çalıştığını ifade etti.

Yeniden Refah Partisi’nin Gelecek Hedefleri

Yeniden Refah Partisi, 2025 seçimlerine güçlü bir şekilde hazırlanıyor. Partinin görüşleri, çözüm önerileri ve sosyal projeleri halkla buluşturulmaya devam edilecek. Seyhan İlçe Başkanı Fevzi Orhan Gökdal, “Bundan sonraki süreçte de daha çok insana ulaşacak, daha çok gönüle dokunacağız. Halka hizmet etmek, toplumun her kesiminin sesi olmak için durmaksızın çalışacağız” diyerek, Yeniden Refah Partisi’nin geleceğe dair kararlı duruşunu ortaya koydu.

Devamını Oku